Anne ve babalar için en ufak şeye bile ağlayan bir çocuk kadar sinir bozucu, çileden çıkartıcı başka bir şey yoktur. Çocukların neden ağladıklarını bilememek anne ve babaları çaresiz kılmaktadır. Her ailenin çocuklarıyla ilgili dokunaklı, komik ve bazen de saç-baş yoldurtacak derecede sinir bozucu hikayeleri vardır. Aileler bir araya geldiklerinde geçmişten konu açıldığında, o zamanlar küçük olan çocuklarının yaramazlıklarını, huysuzluklarını birbirlerine anlatırlar. Kendi çocukluğunuza dönüp baktığınızda belki de çocuğunuzun kime benzediğini anlarsınız.
Sürekli olarak her şeye ağlayan çocuklar, anne – babalarında vicdan azabı yaratıyor. Bunun nedeni de, anne – baba kendilerine çocuklarının mutsuzluğundan sorumlu hissediyor. Çocuğun mutsuzluğunun tam nedenini de bilmediklerinden ellerinden bir şey gelmiyor ve bu olayı nasıl kaldıracaklarını bilemiyorlar. Bazen de çocuğun bu huyunun süreklilik kazanacağı korkusu sarıyor anne ve babaları.
Çocuk okula veya anaokuluna başladığında da bu huyundan dolayı arkadaşları tarafından dışlanacağı endişesini taşıyorlar.
Benim anne ve babam ağlamalarım karşısında ya bana nasihat verdiklerinden ya da onları görmemezlikten geldiklerinden, ben bu huyumdan ancak yıllar sonra vazgeçtim.
Anne – baba, çocuktaki bu sürekli ağlama huyunun zamanla geçeceğini bilmelidir ve bu süreci hızlandırmak için de çocuğun neden sürekli her şeye ağladığını öğrenmeye çalışmalıdırlar.
Uzmanlara göre, Bu tip çocuklar çok hassas yapılıdır. Bunlar aile içindeki en ufak olumsuz havayı hemen algılayan, hemen hayal kırıklığına uğrayan ve cesaretlerini en ufak bir olayda hemen kaybeden çocuklardır.
Bu hassasiyetin nereden kaynakladığı ise pek bilinmemektedir. Uzmanların gözlemlerine göre, bu çocuklar yeterince anlayış ve ilgi görememektedir. Bunun nedeni yeni bir kardeşin aileye katılması olabileceği gibi aile içindeki huzursuzluk da olabilir. Bazen de anne – babanın çocuktan çok yüksek beklentileri bu hassasiyetin nedeni olabilir. Bu yüksek beklentiler, çocukta sevilebilmesi için bu beklentileri karşılaması gerektiği duygusunu uyandırır ve böylece bir çaresizliğin içine düşer.
Tüm çocukların yapıları farklı olduğu için de tepkileri de farklı olur. İşte tepkilerden bir tanesi de sürekli olarak ağlamaktır. Böyle bir çocuğu olan anne babalar, ona anlayışla yaklaşmalı, ilgi göstermeli ve onu cesaretlendirmelidir. Fakat anne baba ilgi gösterirken sadece çocuğun ağladığı zamanları seçmemelidir. Çünkü böyle bir durumda çocuk, anne – babasının ilgisini çekebilmek için ağlaması gerektiği duygusuna kapılabilir.
Çocuğun Anlattıklarını Can Kulağı İle Dinleyin
Anne – baba çocuklarının öz güven duygusunun gelişmesi için onu cesaretlendirmelidir. Çocuklarına güvendiklerini, kendi başına da bir şeyler başaracağı duygusunu vermelidirler.
Yine anne – baba çocuklarına ağlamadan da istediğini elde edebileceğini anlatmalıdır. Sadece anlatmakla da kalmamalıdırlar, çocuğa bunu nasıl yapması gerektiğini göstermelidirler.
Anne – babası tarafından sürekli eleştirilen çocuklar, kendilerini çaresiz hisseder ve öz güvenlerini geliştiremezler.
Ebeveynler, çocuklarıyla konuşmalı, onun anlattıklarını küçümsemeyip can kulağı ile dinlemelidir, onunla iletişim kurmaya çalışmalıdırlar.
Çocuk böylece anne – babası tarafından anlaşıldığını hisseder, onlara karşı güven duyar ve olumlu tavırlar gösterir.
Daha Fazla Bilgi İçin: Benzer Konulardaki Diğer Yazılar