Ağlayan bebekler bütün anne – babaları ümitsizliğe iter. Peki, bu küçük yaramazları susturmayı nasıl başarabiliriz? Berra, “Benim için en zor olan, bebeğime yardım edememe korkusuydu!” sözleriyle içinde bulunduğu zor durumu dile getiren genç bir anne… Bütün anneler, bebeğin neden saatlerce ağladığını bilememenin verdiği çaresizlik duygusunu yaşamışlardır. Ayşe’nin şimdi 10 aylık olan küçük oğlu Fatih, hastaneden daha taburcu edildiği gün, sürekli ağlamış. “Uzun bir süre sonra onu geçici olarak susturmanın yolunu buldum. Onu kucağıma alıp evin içinde dans ettim. Bu benim de stres atmamı sağladı.”
Günümüzde bazı bebeklerin neden sürekli ve hiddetle ağladığı tam olarak bilinmemektedir. Bu nedenle annelere kesin bir çözüm yolu önerilememekte. Bebekleri rahatlatan şeylerin başında ritmik hareketler gelir. Birçok anne bebeklerini bu yöntemle susturur. 7 yaşında bir oğlu olan Zeynep, “Bebeğimiz haftalarca ağladıktan sonra, çözümü buluverdik. Onunla 3 ay boyunca sürekli evin içinde dört döndük.” Bu zahmetli dönem birkaç ay sonra kendiliğinden son bulur. Ama o zamana kadar anne – baba ve bebek anlaşmanın bir yolunu bulmalılar.
Bazı anneler bebeğin daha çok vücut temasına ihtiyaç duyduklarını gözlemişler. Ferda, “ Mahmut’u anne kucağı ile sürekli karnımda taşıdım”, diye anlatıyor. Mahmut’ta uyum zorluğu varmış, bu nedenle saat başı ağlıyormuş. “Vücuduma yakın olduğu zamanlar çok rahat uyuyordu. 3 ay sonra bu kabus sona erdi. Artık dünyaya alışmıştı.” Sürekli ağlayan bebeklerin diğer bebeklere göre daha çok sevgiye ve güvene ihtiyaçları vardır.
Her Ağlayan Bebeğe Ayrı Çare
Küçük Sümeyye, annesi bebek yatağını küçülttükten sonra rahatlamış. Annesi Nalan şöyle açıklıyor: “Yatağı yün battaniyeyle ortadan ayırdım. Akşamları da göbeğinin çevresini saat yönünde çöreotu yağıyla masaj yaptım. Bu onun midesini rahatlattı ve gazını çıkartmasına yardım etti.” Bir yaşında bir kızı olan Binnur bize şöyle yazmış: “Onu bir yün battaniyeye sarmak zorundaydık. Aslıhan ilk haftalarda meme emiyor, azıcık uyuyor ve kalan saatlerini de ağlayarak geçiriyordu.
Kucağa alınmayı ve okşanmayı sevmiyordu. Onu battaniyeye sarmaya başladıktan sonra ağlamayı bıraktı.” Bazı annelerde sorunlarını kendilerinden kaynaklandığını belirtiyorlar. Hümeyra, “Ben mükemmel bir anne olmak istiyordum. Bu nedenle de sürekli stres altındaydım ve çok sinirliydim. Bu da Ahmet’i (şimdi 9 aylık) rahatsız ediyordu. Bu huyumdan vazgeçince ikimiz de rahatladık.”
Bir başka anne de “Çocuğumun mızmızlığını kabullendim ve onu susturmaya çalışmaktan vazgeçtim” diye anlatıyor.
Sağlıcakla Kalın.
Daha Fazlasını Keşfedin